FW: Bu Mesajı 12 Kişiye Gönder, Gerçekleri Öğren
Erişimin kolay hâle gelmesi ve düşüşe geçen hizmet ücretleri sonucunda günlük hayatın her köşesinde internet kullanılır oldu. Bu durum, ilk bakışta oldukça sevindirici ve umut verici. Öyle ki, her birey teknolojinin imkânlarından ve internetin sınırsız bilgi alanından faydalanıyor; fakat bu durumun beraberinde getirdiği çok vahim durumlar da yaşanmıyor değil. Bunlardan birisi de e-posta zinciri ve “Haydi acele et.”, “Microsoft servetini dağıtıyor.” ya da “Bu mesajı on kişiye gönder şunlar şunlar olacak.” gibi inandırıcı olmayan; fakat iyi niyetli, bilişim konusunda tecrübesiz ya da gerçekten “saf” insanlar tarafından ciddiye alınan iletilerin e-posta kutularımızı işgal etmesidir.Düzenli aralıklarla e-posta kutumu kontrol ediyorum. Yukarıda bahsettiğim iletilerden günde dört ya da beş tane olmak üzere ben de nasibimi alıyorum. Bilakis son günlerde bu iletilerin sayısının katlanarak arttığını fark ettim. En sonunda böyle bir yazıyı kaleme almak şart oldu.
Öncelikle şuradan başlamak gerekiyor: E-posta hesaplarımız ve içeriği tamamen kişiye özel hâldedir. Bu da demek oluyor ki, hiç kimse bizim kime, kaç adet e-posta gönderdiğimizi bilemez ve bunun takibini yapamaz. O kadar derin ve gizliliği ihlâl eden sistem henüz geliştirilmemiştir. Böyle bir sistem mümkün de değildir! Kısacası, bir iletiyi belli sayıda kişiye gönderince UNICEF’in hesabına 5 Euro geçmez, çünkü UNICEF ya da e-posta sağlayıcımız bunun takibini yapamaz. Eğer yapmış olsaydı, gizliliğin ne anlamı kalırdı? Her önüne gelen bizim kime, kaç kişiye e-posta gönderdiğimizi bilmiş olurdu, öyle değil mi? Ayrıca, eğer gönderilen her e-posta 5 Euro bağış yerine geçiyorsa, otomatik e-posta gönderme programları sayesinde tirilyonlarca kişiye gönderi yapılırdı ve dünyada açlık maçlık kalmazdı.
Şimdi gelelim bu tür iletilerin asıl amacına: İlk kaynak, yani bu türden bir iletiyi oluşturan ve ilk dağıtımı gerçekleştiren kişinin iyi niyetli olduğunu söylemek oldukça zordur. İnsanların mantığına değil; duygularına, inançlarına ya da korkularına hitap eden ve etkileyici ifadeler taşıyan bu ilk mesaj, oluşturucusu tarafından öncelikle kendi arkadaş çevresine gönderilir. Gönderilen bu kişiler de iletiyi kendi arkadaşlarına gönderirler ve sonraki gönderimlerde kişi sayısı katlanarak artar.
Bu türden mesajların ‘Bilgi’ (CC) alanına baktığımız zaman, aynı mesajın kimlere gittiğini net olarak görebilmekteyiz. Aynı şekilde, mesaj gövdesini incelediğimiz zaman da daha önceden mesajın iletildiği kişilerin e-posta adreslerini görebilmek mümkündür. Zira, bazen asıl mesajı okuyabilmek için sayfanın en altlarına ulaşmak gerekiyor. Diğer taraftan, e-posta adresime gönderilmiş bir iletide, tanıdığım ya da tanımadığım kişilere ait tam 136 adet farklı e-posta adresi listeledim (eğer içlerinde sevmediğim insanlar varsa, onların e-posta adreslerini ifşa etmek için güzel bir fırsat aslında).
Bu ileti trafiğinde ele geçirilen e-posta adresleri, özel olarak e-posta adresi toplama işi yapan firmalar tarafından veritabanlarına kaydedilir. Bu veritabanları belli bir ücret karşılığında, piyasaya sürdüğü ürünü ya da hizmeti tanıtmak isteyen bir firma ya da kişi tarafından satın alınır ve ele geçirilen bu adreslere istenmeyen tanıtım mesajları gönderilir.
Ayrıca, ele geçirilen e-posta adresleri, sitesine ziyaretçi çekmek isteyen kişiler tarafından da yayımlanabilir. “Kız MSN adresleri” ya da “Çıtır MSN’leri” gibi arama sonuçlarında kendi e-posta adresinizi görürseniz, şaşırmayın.
İnternette bu konuyla ilgili olarak birkaç uyarmada bulunulmuş. Bunlardan birisi maddeler hâlinde yazılmış ve durumu çok iyi bir şekilde izâh ediyor. İşte o uyarmadan bazı önemli noktalar:
| 1. Bir yere üye olduğunuz, bilmem kaç tane e-posta gönderdiğiniz için fidan falan dikilmez! 2. Bir yerlerde oy kullandığınız için Türkiye'de bir kanun teklifi yasalaşmaz! 3. Bir e-postayı 10-50 kişiye gönderirseniz dileğiniz yerine gelmez! Dileğinizin olması için çalışmanız gerekir. Bazen bu kadar postayla tam tersi olur. O kadar adam size beddua eder ki, “Bu işlerim niye sarpa sardı yahu?”diye düşünür durursunuz. 4. Microsoft servetini falan dağıtmıyor arkadaşlar! Manyak mı bunlar? 5. Hastanede kan bekleyen öyle bir vatandaşımız yok! Varsa bile, kan, e-posta ile istenemeyecek kadar acildir. 6. Coca Cola logosunu tersten okuyup “La Kabe” görebiliyorsanız, barkodlardan yemek tarifi de okuyabilirsiniz. 7. MSN paralı olmuyor. Logo mogo maviyken yeşile veya mora da dönmüyor. Bir yere tıklamanız da gerekmiyor! 8. Erkek milletini yeren, kız milletini öven iletiler erkeklerin icadıdır. Amaç, kızların MSN adreslerini topalamaktır arkadaşlar! 9. Sevgiyi göstermek için “mail”den başka yollar da vardır; en azından ufak bir ziyaret, olmadı telefon edebilirsiniz. 10. Gönderdiğiniz “dostluk” mesajlarının adres satırındaki 1500 dostunuzdan biri olmak bana kendimi hiç bir şekilde “özel” hissettirmiyor, bu böyle biline! 11. İletilerin konu kısmında ne kadar “FW FW FW FW İLT İLT İLT İLT FW” var ise o kadar ayıp ettiniz. |
Bir zincir misali sınırsız döngü içine girmiş bu iletilerden birkaç örnek üzerinde durmak istiyorum. İlki, insanî duyguları sömürmek amacıyla "Haydi Acele Et" başlığını taşıyan bir ileti. İletide ekli olarak gelen PowerPoint slaytı içerisindeki şu cümleler dikkati çekiyor:
| Unicef’in MSN ile yaptığı anlaşma sonucu, ölen ve geriye kalan çocuklar için yardım kampanyası başlatılmıştır. Bu maili ne kadar çok kişiye gönderirseniz, bu anlaşma gereği 5 Euro Unicef’in hesabına geçecektir. |
Bu nasıl bir anlaşma ki ölen çocuklara yardım ediliyor (daha inandırıcı olması için 'ölen çocukların ailelerine yardım ediliyor' şeklinde bir ifâde kullanılabilirdi; zira bu dünyada yaşamayan bir çocuğa yardım edebilecek kutsiyette birisi henüz doğmadı).
Bir diğer örnek ise MSN Messenger (yeni adıyla Windows Live Messenger) ile ilgili:
| Yollar mısın? Çünkü 1 Ağustos tarihinden itibaren MSN paralı olacak; ama sen bunu MSN Messenger’ından 12 kişiye yollarsan senin için bedava! Bu bir şaka değil. İnanmazsan msn.com’a bak. |
En son örneğimiz ise insanların "internet üzerinden para kazanma" heveslerine hitap eden ve mesajı okuyanları kısmen de olsa inandırmayı başarabilen bir ileti:
|
Ya Doğruysa?
Eğer doğru ise süper, değilse de kayıp yok. Umarım doğrudur. Denemesi bedava nasıl olsa. Normalde bu tarz haberleri iletmiyorum, ama bu haber iyi bir arkadaşımdan, avukat olan arkadaşımdan geliyor ve iyi bir fırsat gibi görünüyor. O, doğru diyorsa gerçekten doğrudur. En azından insanın kaybedecek bir şeyi yok. Bana şunları anlattı: Avukatım ve yasaları biliyorum. Bu bir gerçek. Aldanmayın, AOL ve Intel, aynı Pepsi Cola`nın kısa süre önce General Elektrik ile yaptığı gibi, mahkeme karşısına çıkmaktan ve milyonluk tazminatlardan korktukları için sözlerini tutuyorlar. Sevgili arkadaşlar, lütfen bunu bir şaka olarak görmeyin. Bill Gates şu an servetini dağıtıyor. Buna karşılık vermezseniz ileride bunun için pişman olabilirsiniz. Windows hala en sık kullanılan program. Microsoft ve AOL şu an bu metin ile bir deney yapıyorlar (e-mail beta test). Bu maili arkadaşlarınıza gönderdiğinizde Microsoft iki hafta boyunca izini sürebilir ve sürecektir. Bu maili ileten her kişi için Microsoft 245 Euro ödeyecektir. Bu maili gönderdiğiniz ve bunu devam ileten her kişi için Microsoft 243 Euro ödeyecektir. Bu maili alan üçüncü kişi için ise Microsoft 241 Euro ödeyecektir. Iki hafta sonra Microsoft size posta adresinizi teyit etmeniz amacıyla size ulaşacaktır ve size bir çek gönderecektir. Saygılarımla, Ahmet Dipici - Matematik Öğretmeni Sümer Mah. 3. Cad. No: 2 Nevşehir - 05059261411 mailto: ahmetdipici@hotmail.com. Bunu andırmaca gibi düşündüm, fakat bu maili aldıktan ve ilettikten iki hafta sonra Microsoft benden posta adresimi istedi ve 24800 Euro`nun üzerinde bir çek aldım. Bu test bitmeden önce cevap vermelisiniz. Sizden biri bu imkana sahipse bunu değerlendirsin. Bill Gates için bunlar bir reklam kampanyasının masrafları. Lütfen bu maili mümkün olduğu kadar çok insana iletin. En azından 10000 Euro almanız gerekir. Bize de bir faydası olmasaydı bu mailin iletilmesine katkıda bulunmazdık. Babamın bir tanıdığı birkaç ay önce buraya kendini ekledi. |
Kolaylıkla görebileceğimiz gibi, bu tür iletiler vakit kaybından başka bir şey değildir ve görüldüğü yerde çöp kutusuna gönderilmesi şarttır. Eğer sizin posta kutunuza da bu tür iletiler geliyorsa, gönderici arkadaşınıza bu yazıyı ileterek gerçeklerin farkına varmasını sağlayabilirsiniz. Bu sayede, arkadaşınıza gerçek anlamda bir iyilik yapmış olursunuz ve kim bilir, belki de onlardan alacağınız iyi dilekler sayesinde sizin de dilekleriniz gerçekleşir.
Çok faydalı oldu, teşekkürler.
bence bugüne kadar girdiğim en iyi site
Ben de bana bu saçmalıkları gönderenlere göndermek için bu tarz bir yazı arıyordum.
Msn nick imi bile forward mail göndermeyin diye değiştirdim ama yine de bu illetten kurtulamadım.
Hülya doğru söylüyor en son Allah'ın 99 ismi geldi. Türkiyede bir mailin bu kadar çok dolaşması ve çoğunluğu üni. mezunu insanların buna inanması beni deli ediyor.
Bana Forward mail göndeenin başına taş yağsın.
bu servetini dağıtma mevzusuyla ilgili microsoft, internete bağlı işine yarıyan birçok windows kullanıcısından zaten dolaylı yollardan da olsa veri topluyor diye düşünyorum. oto.güncelleştirmeler falan, msn messenger da aynı işlevi görüyordur. böyle yok deneme amaçlı yok falan amaçlı mail lere zaten ihtiyaçları yok sanırım. diğer sıkıcı mail lerinde amaçları söylediğniz gibidir zaten.pek bilgim yok bu konularda. teşekkürler bilgilendiridğin için.
Bana bu şekilde gelen maillerin hiçbirini şimdiye kadar göndermedim. Bu saçmalıklara inanıp da benimle birlikte başkalarına da gönderenlerin yüzünden saçma saçma mailler alıyorum. Şimdi de olayı iyice abartıp Allah'ın 99 ismini yazıp gönderiyolar, göndermezseniz şöyle olur böyle olur. Ayıp valla yaa..
Güzel bir konuya parmak basmışsınız. Ben de şunu eklemek istiyorum: "Bu maili bilmem kaç kişiye gönderirsen dileğin kabul olur." tarzı mail gönderen arkadaşlar. Dileğiniz hiçbir zaman kabil olmayacak; çünkü bende takılıp kalacak ve okunmadan (konudan anlaşılıyor zaten) silinecek :)))
Helal olsun kardeş, valla bunu yazman iyi oldu. Bunu herkese yollamak lazım. Bu ne arkadaş, herkes böyle acayip mailler atıyor, resimler atıyor. Kimisini kıramıyorsun sen de yollamak zorunda kalıyorsun inanmadığın halde. Yok bu arkadaşlığın simgesidir, sadece gerçek arkadaşlara dostlara yollanır, sen de yolla, bakalım sana kaç kişi yollayacak, gerçek kaç tane dostun varmış. Dostluk, arkadaşlık, samimiyet yüz yüze olur; sanal alemde mail ile değil...
Ya İsa hocam, böyle abuk sabuk iletilerden neler çekiyorum bir bilsen! Hatta bazıları dönüp dolaşıp üç ayda bir tekrar geliyor. Bir gün birisini çok fena azarlamaktan korkuyordum. Bundan sonra olursa, bu yazıyı gönderenin yüzüne çarparım. Eline sağlık!